Röportaj: Özlem Demirel

EN

2016

‘Çalışmalarımda renk, ışık ve algılama arasındaki ilişkileri araştırıyorum. Genellikle doğal ve endüstriyel malzemeleri bir arada kullanarak yaptığım enstalasyonlarda, mekânın mimarisini dikkate alıyorum. Çalışırken beni en çok heyecanlandıran şey, renk ve ışık yansımaları, materyaller arasındaki ilişkiler ve bizim onları nasıl algıladığımız.’

Jealous’ta almış olduğun ödül, heykelinin üzerine uyguladığın teknikle ilgili, bu özgün teknikten ve üretim sürecinden biraz bahsedebilir misin?

Jealous Ödülü, her yıl, Londra’daki güzel sanatlar kolejlerinden birer kişi seçilmek üzere, Güzel Sanatlar Yüksek Lisansı yapan mezunlarından birine veriliyor. Bu ödülü kazanan kişiler, Jealous Print Stüdyolarında konuk sanatçı programındayken, baskı ekibiyle yeni bir edisyon yapmaya davet ediliyor. Aynı zamanda bu baskılar, Victoria and Albert Museum’un Jealous Graduate Print koleksiyonuna giriyor.

Genellikle baskı üzerine çalışan mezunlara verilen bu ödül, o sene ilk defa benim üç boyutlu ‘Ladder’ çalışmama verildi. Sanıyorum bundaki en büyük etken, benim farklı materyalleri bir arada kullanarak oluşturduğum baskılardı. Doğal bir materyal olan bambuyla, endüstriyel bir materyal olan perspexi birleştirerek, perspex üzerine lazerle baskı yaptım. Bu lazer baskılar üzerine Jealous Print stüdyosunda serigrafi opsiyonları üzerinde denemeler yaptık. Farklı perspexler üzerinde farklı renkleri baskı yaparak transparan perspexler üzerinden farklı renkleri nasıl üst üste basabiliriz, onlar ışıkta nasıl yansımalar oluşturur, onları araştırdık

Ladder heykelimin edisyonunun yapılması kullandığım teknik ve materyallerden dolayı mümkündü. Daha önce 3D işlerimi yaparken edisyonu olabileceği fikri üzerinde düşünmemiştim. Ama bundan sonra sanıyorum bazı heykellerimi yaparken, özellikle perspex ve baskı kullandığım işlerimde, edisyonu yapılabilir mi olasılığını da düşünüyor olacağım.

Özlem Demirel, lazerle çizilmiş perspex, serigraf ve bambu çubuklar, 2015 (enstalasyon görünümü)